Could
ve Couldn't
, İngilizce’de geçmişte bir şey yapabilme yeteneğini veya olasılığını ifade eden önemli modal fiillerdir. Could, genellikle geçmişteki yetenekleri, olasılıkları veya izinleri belirtirken, Couldn't bu durumların olumsuz halini ifade eder.
Could
, geçmişte bir şey yapabilme kapasitesini belirtmek için kullanılır. Örneğin, çocukken bir beceriyi yapabiliyorduk ancak şimdi yapamıyoruz. Couldn't ise bu tür geçmiş yetenek eksikliklerini ifade eder.
I could swim when I was a child. (Çocukken yüzebilirdim.)
I couldn't ride a bike when I was young. (Gençken bisiklet sürmeyi beceremiyordum.)
Could
, geçmişte belirli bir eylemi yapma izni veya olasılığını ifade ederken, couldn't
bunun tersini belirtir. Ancak, could bazı durumlarda kibarca izin istemek için de kullanılır.
We could go to the park if the weather was nice. (Eğer hava güzel olsaydı parka gidebilirdik.)
I couldn't visit my friend last week because I was too busy. (Geçen hafta arkadaşımı ziyaret edemedim çünkü çok meşguldüm.)
Could
, ricalarda veya kibarca bir şey istemek için kullanılır. Could
, can
fiilinden daha nazik bir şekilde talepte bulunma imkanı sağlar.
Could you please pass me the salt? (Bana tuzu uzatabilir misin lütfen?)
I’m sorry, I couldn’t make it to your party last weekend. (Üzgünüm, geçen hafta sonu partinize gelemedim.)
Could
, geçmişte belirli bir olayın olasılığı hakkında konuşurken de kullanılır.
There could have been a mistake in the report. (Raporda bir hata olabilir.)
Could
, aynı zamanda mevcut durumlar ve gelecekteki olasılıklar hakkında konuşurken kullanılır. Bu kullanımlarda could, düşük bir olasılığı ifade eder.
You could try restarting your computer to fix the issue. (Sorunu düzeltmek için bilgisayarınızı yeniden başlatmayı deneyebilirsiniz.)
She couldn't be at the meeting because she was on vacation. (Toplantıda olamazdı çünkü tatildeydi.)
Olumlu cümlelerde could
kullanılır ve fiil yalın haliyle gelir.
Özne + could + Fiil (Base Form) + Tümleç
He could solve the problem easily. (Sorunu kolayca çözebilirdi.)
Olumsuz cümlelerde couldn’t
kullanılır. Couldn’t
, could not
kelimesinin kısaltmasıdır.
Özne + couldn’t + Fiil (Base Form) + Tümleç
I couldn't understand what he was saying. (Ne dediğini anlayamadım.)
Soru cümlelerinde could
cümlenin başına getirilir.
Could + Özne + Fiil (Base Form) + Tümleç
Could you tell me hot to get there? (Oraya nasıl gideceğimi söyleyebilir misin?)